Şehir neydi hatırla

Şehirleri şehir yapan mimarları

Ustaları hatırla

Çerçileri, elçileri

Evleri, bahçeleri

Cümle kapılarını

Sardunya çiçeklerini

Leylakları, şebboyu

Cumbaları hatırla

Köşkü, konağı

Mutevazı avlusu olan

Minicik havuzu…

Hatırla

Mahalleyi hatırla

Ora insanlarını

Sevgi ve muhabbeti

Hatırla

Vakıfları, vakfa adanmış

İnsanı hatırla; mülkten önce

Mescidleri, çeşmeleri

İmarethaneleri, külliyeleri

Mektep medreseyi

Medreseden mimari

Çeşmeden akan billur suları

Hatırla

Seyisleri, çelepleri

Katipleri, kütüphaneleri

Babalık adamları

Akil ve akile yaşamışları

Adalet ağaları

Çerçi Bekir’i

Eskici Mükremin’i

Mulazım Murtaza’yı

Ekmekçi Hayık’ı hatırla

Öteyi beriyi

Ötekini berikini

Hatırla

Şehirli olmak kardeşlikti

Şehir kardeşi kardeş kılandı

Eskiyi yeniyle buluşturan

Balçıktan ruha dolup taşandı

Şehir

Hatırla

Şimdiyi geleceğe

Estetik ve ruhla

Taşıyandı şehir

Hatırla

Neydi hikmet

İrfan neydi

Nerelerde gezerdi geceleri

Gündüzleri

Neydi şehirlerin

Beti bereketi

Sabahı şerif olan esnafları

Hamalı, kalfası

Çırağı

Neredeler şimdi

Aktarı, sahafı

Ahiliği, ah edene

El uzatması insanın

İnsanın insana

Öğretmen olduğu

Şehirler nerede

Hatırla

Uzun çarşıları

Bedestenleri, arastaları

Kim çaldı

Kim kaçırdı o

Güzelim şehirleri?

Sokaklarında oyun

Oyun büyüyen çocukları

Meraları, boş arsaları

Şenlik yerlerine dönüştüren

Ve akşam olunca

Bütün o güzellikleri

Kuşlarla göğe

Ismarlayan çocuk

Değil miydi şehir

Bunu hatırla

Anneleri, yaşmaklı nineleri

Hatırla

Kara yağız oğlanları

Yiğitlikleri mertlikleri

Ara bul havsalanda

Bir yerlerde

Bulup çıkart gün ışına

Akşamları evine yorgun gelen

Babaları ve onların

Usulca vakurla

Sokuluşunu sofralara

Dağ gibi adamların

Susuşlarını hatırla

Susunca konuşmalarını

Çınar olup hanesini gölgeleyişlerini

Hatırla

İyiliği hatırla

Bir töz mangalı bulup

Getir eskilerden geri

Çığır açan

O eskimez havsalanla bul getir oraları

Oraları buralara ekle

Elvan şekerlerin kokusunu tadını

Horozlu saatleri

Eski radyolardan

Seslenişini hüznün

Bür türkü olup evlere doluşunu

Bir sevinç oluşunu

Bir haberin bir ajansta

Düşün şehirleri

Şehir düşünendi

Üreten

Akleden

Kendi kendine yaralar saran

Kandilleri olan

Bereketli günlerine

Verimli toprağına saygıyla

Eğilendi şehir

Hatırla ve

Getir kaybettiğin neyse

Bir yakarışla çağır

Gelsinler

Bir iğde ağacını hatırla

İncir ağacını

Leylaklarla dizi dizi evlerin

Giriş kapılarını

Bahara boyamasını hatırla

Evleri hatırla

Evlerin cümle kapılarını

Akşam olunca hoş sohbetini

Yarın yaranın sevip

Sevilişini

Çocuğun bir güzellikte

Meselleri hatırla

Ali Cenklerini

Sokakların seslenirdi sana

Mahallen kokunu alırdı ta

Uzaktan

Senin unuttuğun o kokular

Küskün, kırgın, hayli içerlemiş olarak

Melül bakıyor;

O mahzun bakışlarını getir haydi

Tut onları

Getir bu zamana

Şehirleri çağır geri gelsinler

Onları yitişimizi hatırla

Buluver yitiğini

Arnavut kaldırımlı sokakların

Çitten duvarı olan bahçelerin

Apartman bile olsa o evlerin

Muhteşem şenliğine konan

Kuşları çağır gelsinler

Kuşkonmazları sil aklından

Söküp at kalbinden

Kuş konsun; konmalı

İşin başında

Ta en başında

O güzelim gök elçilerini

Kovmakla kaybettiğini düşün

Ve

Hatırla

Serçelerin iyiliğe çağrısı vardı

Bülbüllerin kafeslere

Tıkılmadan önceki o seslerini

Şehir güzellik sanatıydı

Onu hatırla

Soyluydu

Kentlerle karıştırılamayacak kadar

Derinlikli ve oylumlu

Bilinirdi

Yeryüzünün işaretlerine

Dikkat kesilmek

Göğü gönle doldurmaktır şehir

Komşunun hatırını sormak;

İyiliği yaymaktır

Şehirdir aşk derdinde olan

Benlikten ve

Ruhtan maddeye doğru

Zerreden kürreye

Arınmaktır

Böyle çabaları olandır şehir...

Şehir gösteriş sevmez

Kendini gösterir ama

İncelikli insanla

Süslü ziynetlidir şehir

Zarafetle, sanatla

Medeniyetle

Şehirdir şehir…

Ötekini ben

Ben’i öteki bilmekir şehir

Hatırlamaktır

Hatıra getiriştir

Hatırı kalmasın, diye

Hatırını gütmektir

Hatırayı aşkla ve görgüyle

Gelenekle ve şimdiyle

Evvelden ahire

İhya etmek…

Kalbini incittiğin şehirleri

Ara

Ve hatırla onları…

Çağır

İncitmeden, çığlık atmadan

Çığlığa boğulmadan çağır

Geri gelsinler…

Ve sağlam bir

Hatırlayışla 

Hatırla…

Bir şiirle…

Şiirle arayamadığın şehirler

Arayıp bulamadığın

Her biri

Kayıp gidecek elinden

Şiirle hatırla…

**