Filistin, Ah Filistin!

Filistin, Ah Filistin!

Efendimizin, Rabbimiz tarafından miraca yükseltildiği o muazzam yolculuğun ilk durağı olan büyük mucizenin bu kısmının Kur'anda zikredildiği, adı açıkça...

A+A-

Efendimizin, Rabbimiz tarafından miraca yükseltildiği o muazzam yolculuğun ilk durağı olan büyük mucizenin bu kısmının Kur'anda zikredildiği, adı açıkça anılarak bizzat Yüce Allah tarafından "çevresini mübarek kıldığımız" şeklinde belirttiği, böylece Yaratan'ın övgüsüne mazhar olan, ayrıca Efendimiz'in, yeryüzünde ziyaret ve ibadet niyetiyle gidilebilecek Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevî'den sonra üçüncü mekân olarak saydığı, Müslümanların ilk kıblesi olan ancak bugün mahzun bir şekilde kaderini bekleyen mübarek Mescid-i Aksa'yı bünyesinde barındıran güzel Filistin...

Haçlı sürüleri tarafından işgal edilerek sokaklarında yıllarca diz boyu Müslüman kanı akıtıldıktan 88 yıl sonra ünlü kumandan Selâhaddin Eyyübi tarafından haçlılardan geri alınarak tekrar İslâm Yurdu haline getirilen ve "Şarkın en sevgili sultanı Selahaddin" in Müslümanlara en büyük hediyesi olan, ancak ne yazık ki bugün de Yahudi'nin pis çizmesi ile kirletilen kutsal Kudüs'ün bulunduğu talihsiz Filistin...

Kendisinden büyük paralar karşılığında Ortadoğu'dan toprak isteyen Yahudi heyetini "kanla alınan yerler para ile satılamaz" diyerek huzurundan kovan ve bu asil duruşu ile sadece Osmanlı topraklarını değil aynı zamanda tüm Ortadoğu bölgesinin yıllarca huzur ve refahını da koruyan Ulu Hakan Cennetmekân Abdülhamit Han'ın bizlere emaneti olan gözü yaşlı Filistin...

Osmanlı'nın en zayıf olduğu dönemlerde dahi, huzur ve sükûn beldesi olduğu halde, Osmanlı'nın çöküşünden sonra bölgeye çöreklenen lanetlenmiş Yahudi toplumunun İsrail devletini kurması ile birlikte huzuru bozulan ve yıllardır bitmeyen bir çileye dûçar olan yaralı Filistin...

İsrail'in bölgeye yerleşmesi ile birlikte zulüm üstüne zulüm yaşadığı halde, 1948 yılından beri yılmadan bıkmadan direnişini sürdüren ve işgallerin, katliamların, toplu kıyımların kendilerini mücadeleden ve cihattan vazgeçiremediği, en modern silahlara, füzelere ve bombalara taşlarla karşılık vererek din ve vatan uğruna ölüme seve seve koşan mücahit insanların yaşadığı yiğit Filistin...

Efendimizin, "Müslümanlara yönelik taşkınlık ve zulümleri inanılmaz boyutlara varınca, sabır sınırı taşıp artık bu zulme bir dur demek isteyen Müslümanların, kendilerini bulup cezalandıracaklarından korkan Yahudilerin taşların ve ağaçların arkalarına saklanacağı ancak taş ve ağaçların dile gelerek, benim arkamda da Yahudi var ey Müslüman gel öldür diyeceği" kıyamet alâmetini anlatan Hadis-i Şeriflerinin tecelli etmesine vesile olan Şehitler diyarı şanlı Filistin...

Ve bugün yine büyük bir vahşete, büyük bir zulme maruz kalmış olan, insanlığını yitirmiş, vicdanını kaybetmiş Siyonist İsrail'in savunmasız insanlara ve kundaktaki bebeklere varıncaya kadar toplu katliamına uğramış olan ve bütün dünya ülkelerinin gözleri önünde yok edilmek istenen garip Müslüman Filistin...

Mevlâna diyarı Konya'mızın hava sahasında eğitimlerini tamamlayan İsrail pilotları tarafından havadan tepesine günlerdir acımasızca bomba yağdırılan yalnız Filistin...

Ve bütün acılarına rağmen gönüllerindeki sarsılmaz imanları ile "seni seviyorum Allah'ım" diye haykıran Filistin'in imanlı mücahit insanları...

Ah Filistin! Ne bitmez çilen varmış senin... 60 yıldır aralıksız devam eden bu zulme nasıl tahammül edebiliyorsun? Yahudi ırkını en üstün ırk olarak gören ve kendilerinden başka bütün milletlerin Yahudilere köle olarak yaratıldığına inanan, bu görüşü kabul etmeyenleri, insan olarak bile görmeyerek onların ortadan kaldırılmaları gerektiğine inanan ve bu inançları doğrultusunda, zulümleri ile tarihe geçmiş olan Neron'ların ve Hitler'in zulümlerini bile aratacak şekilde büyük bir vahşet sergileyen lanetli İsrail kavminin bitmez tükenmez katliamlarına maruz kalıyorsun yıllardır...

Bu zulme, bu vahşete, bu katliamlara dayanmak ve katlanmak mümkün değilken, Allah'ın verdiği büyük bir sabır ve büyük bir irade ile direniyor, her şeye gücü yeten Rabbimizin yardımı ile ulaşacağın zafer umudu ile şanlı cihadına yılmadan devam ediyorsun.

Filistin; aslında acınacak olan sen değilsin... Zavallı olan, senin yanında olamayan bizleriz. Acınacak durumda olan, senin bu zor zamanında yardımına koşamayan 1,5 milyarlık İslam âlemidir. Hani Efendimiz, "Müslümanlar bir bedenin uzuvları gibidir" buyurmuştu. Bedenimizin bir uzvu kan gölüne döndüğü halde kayıtsızlığını sürdüren ve İsrail'in en büyük hâmisi olan ABD'den imdat dileyen İslam ülkeleri, bir azamızdan başlayan kan gölünün bütün vücudu sarmasını mı bekliyorlar?

Bu konuda iyi niyetli olduğuna inandığımız T.C. Başbakanı'nın olumlu bir sonuç vermeyen diplomatik çabalarından sonra ileri bir adım atarak hiç değilse İsrail'le yapılan bütün askeri anlaşmaları bir kere daha masaya yatırmasının zamanı gelmemiş midir?

Konya'mızın yerel idarecilerinin, geçmişte Halil Ürün'ün gösterdiği tepkiyi göstermelerinin vakti değil midir?

İslam ülkelerinin başındaki ABD yanlısı idarecilerin kayıtsızlıklarına rağmen, o ülkelerin Müslüman halklarının tamamı dualarıyla, yaptıkları miting ve gösterilerle senin yanında ey Filistin...

İnanıyoruz ki, Müslümanların gözyaşıyla yoğrulmuş duaları önce ötelerin ötesine Ekber olan Yüce Allah'ın katına ulaşacak, daha sonra da rahmet deryası olarak sana dönecektir.

İnanıyoruz ki, bilhassa Türkiye Müslümanlarının böylesi zor durumlarda yaptıkları yardımlar, destekler, gayretler, dualar ve akıttıkları gözyaşları daha önce Bosna'da nasıl olumlu bir sonuç verdi ise bugün de mazlum, mağdur, aç, susuz, kan ve gözyaşına boğulmuş, silahları sadece taşlar olan ve yaşadıkları evler ile camileri ve okulları bile yerle bir edilmiş olan Filistinli kardeşlerimiz içinde olumlu sonuç verecektir. Yeter ki bizler kardeşlik görevlerimizi yerine getirelim. Biz gücümüz yettiğince gayret eder, çalışır çabalarsak eksiklerimizi Yüce Allah tamamlayacaktır.

İnanıyoruz ki, Efendimizin buyurduğu Hadis-i Şerif bir gün mutlaka gerçekleşecek, kalleş ve zalim Yahudi yaptıklarının hesabını ödeyecektir. Ama o gün gelmeden bizler kimin tarafında olduğumuzu dualarımızla ve fiili icraatımızla gösterelim.

Gayretlerimiz, Filistin'in bizim yardımımıza ihtiyacı olduğu için değil, bizim onların yanında, onların tarafında olduğumuzu göstermeye ihtiyacımız olduğu için olsun.

Filistin'e, Gazze'ye ve Hamas'a selam olsun.

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.