Konya Ovası Projesi (KOP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı ve Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi işbirliği ile düzenlenen "Yazılacak çok şeyimiz var: KOP'a gidiyoruz" adlı bir gezi düzenlendi.

Hafta sonu düzenlenen bilgilendirme gezisine KOP İdaresi Başkanı Prof. Dr. Mehmet Babaoğlu, TYB Konya Şubesi Başkanı M. Ali Köseoğlu, KOP İdaresi Başkan Yardımcısı İhsan Bostancı, KOP İdaresi Uzmanları ile Konyalı yazar ve gazeteciler katıldı. Güne Seydişehir ilçesine bağlı Yaylacık köyünde tarihi çınar ağacının altında yapılan köy kahvaltısı ile başlayan yazarlar, Bozkır ilçesindeki Mavi Boğaz'da yapılan yatırımları yerinde gördü.

"KOP, insanımızın yaşam kalitesini yükseltecek"

Yaylacık köyündeki bilgilendirme toplantısında konuşan KOP İdaresi Başkanı Prof. Dr. Mehmet Babaoğlu, KOP'un sadece sulama projesi olmadığını vurguladı. Bölgede yaşayan insanların kalkındırarak yaşam kalitesini yükseltmek için çalıştıklarını ifade eden Başkan Babaoğlu, "Bu şayet tarım ile olacaksa adı tarımsal kırsal kalkınma, bir başka faaliyetle olacaksa o tür bir kırsal kalkınmadır. Baktığımız zaman Akşehir'den Taşkent'e kadar olan alanda 15 tane ilçe, 317 adet köy ve beldemiz var. Bu bölgemizin insanları kış aylarında bol miktarda yağan kar ile mücadele ederken, baharla birlikte bu sular boşa akıyor ve bölge insanı yazın susuzluk çekiyor. Arazi var su eğer depolanabilse tarımsal sulama yapacaklar ve üretime katkıda bulunacaklar. Bu olmayınca insanlarımız özellikle bu dağlık bölgenin insanları göç vermeye başlıyor." dedi.

Bir insanın dağlık kırsaldan kent merkezine göç etmesinin üç ana nedeni bulunduğuna dikkat çeken Babaoğlu, "Birincisi sağlık, ikincisi eğitim, üçüncüsü ise ekonomi. Sağlıkla ilgili Türkiye'de devrim niteliğinde çalışmalar yapıldı ve sağlık sorunu hemen hemen çözüldü. Taşımalı sistem ile eğitimin büyük bir sorunu gözüm yolunda hızla ilerliyor, eğer dağlık kırsalda yaşayan insanlarımızın ekonomik gelirleri iyi olursa bu güzel yerleri terketmeyeceklerdir" diye konuştu.

KOP Bölge Kalkınma İdaresi olarak bir ilin kalkınmasını iki başlık altında değerlendirdiklerini ifade eden Prof. Dr. Mehmet Babaoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Birincisi dağlık alanların kalkınması ikincisi ovalık alanların kalkınması. Gelişmede önce tarım toplumu olursunuz, ardından endüstrileşirsiniz, endüstri ile ilgili sorunları gördüğünüz ve doyduğunuz anda yavaş yavaş hizmet sektörünüz gelişmeye başlar sosyal konular ve sivil toplum ön plana çıkmaya başlar. İstanbul'da olduğu gibi. Konya olarak biz hala tarım toplumu sürecindeyiz. Türkiye'de küresel iklim değişikliği senaryosunun en kötü vurduğu yer KOP Bölgesidir. Türkiye'nin 60 yıllık uzun yağış ortalaması 640 milimetre civarında buranın ise 330 milimetre ortalaması bulunmaktadır. Türkiye'de yeterli su var ancak su ihtiyaç olan yerde yok. Örnek olarak GAP'tan su getirsek tonu bize 5 liraya mal oluyor. En pahalı kullandığımız su şu anda motorla kuyudan çeksek tonu 35 kuruşa mal oluyor. Nükleer ve güneş enerji arttığında maliyetler düştüğünde Türkiye'nin suyu her bölgemize yetecek konumdadır. Arazi toplulaştırması projesi kapsamında tarım reformu için bu yıl 70 milyon lira, KOP Bölgesi'ndeki İl Özel İdarelerine de toplam 70 milyon lira aktarıldı. Amacımız insanımız daha ekonomik tarım yapmasını sağlamak ve aile bireyleri başına düşen gelir oranını arttırmak."

"Yapılanları yerinde gördük"

Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesinin 2013 yılı programı kapsamında yapılan gerçekleştirilen "Yazılacak çok şeyimiz var: KOP'a Gidiyoruz" gezisinden duyduğu memnuniyeti dile getiren TYB Konya Şube Başkanı M. Ali Köseoğlu da, bu gezi ile Konya Ovası Projesi Bölge Kalkınma İdaresi tarafından yaptırılan veya yapımına kaynak aktarılan eserlerin yerinde görüldüğünü belirtti. Konya'nın entelektüel birikimi olan yazarların KOP İdaresi bünyesinde yapılanları gerek haberlerde gerekse televizyonlarda haber bültenlerinde izlediğini kaydeden Köseoğlu, "Yerinde görmek daha da iyi olur düşüncesi ile bugün buradayız. KOP denilince aklımıza ilk olarak su geliyordu. Su elbette bizler için çok önemli ancak suyun geldiği alanlarda sosyal ve ekonomik kazanımlar da yaşanıyor, bunları da yerinde görmek bizler için çok isabetli olmaktadır. Başkanımızın, rektörlük döneminden başlayarak KOP İdaresi Başkanlığı dönemindeki çalışmalarınızı yakından ve takdirle izliyoruz. Bizleri misafir ettiğiniz için çok teşekkür ederim" diye konuştu.

Yaylacık Köyü muhtarı İsmail Portakalcıoğlu da, 2005 yılında pilot bölge olarak seçilen Yaylacık köyüne kurulan modern sulama altyapısı ve organik tarım projesiyle köydeki göçün durduğunu ve geriye dönüşlerin yaşanmaya başladığını belirterek KOP Projelerinin dağlık alanları yeniden yaşanılabilir hale dönüştürdüğünü söyledi.

Kahvaltının ardından Bozkır'da bulunan Mavi Boğaz'a hareket eden yazarlar burada kısa bir doğa yürüyüşü yaparak hatıra fotoğrafları çektirdi. Öğle yemeğinin ardından Bozkır ve Bağbaşı Barajları gezilerek çalışmalar hakkında KOP İdaresi Uzmanı Mevlüt Pınarkara'dan bilgiler aldı.