Sille aşıklar buluşması yapıldı

Sille aşıklar buluşması yapıldı

Bir zamanlar unutulmaya yüz tutar gibi olan halk ozanlığı geleneğinin yeniden yeşerdiğini gördük. 1960'lı yıllarda şehrimizin yüzakı aydını, şair...

A+A-

Bir zamanlar unutulmaya yüz tutar gibi olan halk ozanlığı geleneğinin yeniden yeşerdiğini gördük. 1960'lı yıllarda şehrimizin yüzakı aydını, şair Feyzi Halıcı'nın desteği ve girişimi ile başlatılan Konya Aşıklar Bayramına ülkemizin önde gelen halk ozanları ve şairleri katılır ve etkinlikler gerçek bir bayram havasında geçerdi. Konya Aşıklar Bayramında Aşık Murat Çobanoğlu, Aşık Ferrahi, Aşık Hüdai, Aşık Zülfikar Divani, Aşık Feymani vb. gibi halk ozanlığı geleneğinin dev isimlerini dinleme olanağını bulurduk. Bir ara söner gibi olan bu geleneğin Selçuk Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümü öğretim görevlisi Dr. Aziz Ayva tarafından yeniden canlandırıldığını gördüm. Sanırım bu değerli hocamız Feyzi Halıcı'dan el aldı. Sille aşıklar buluşmasında usta aşyıklarlma gençler biraradaydılar. İsmail Detseli gibi söz ustası şairlerimiz vardı gecede. Aşık Mehmet Ataroğlu, Aşık Zikri Aliyar, Aşık Özhani, Ahmet Şener, Yağız Ozan Arif Yıldırım, İsmail Detseli, Aşık Garip, Fahrettin Tan, Saffet Arıcı saz ve sözleriyle unutulmaz bir gece yaşattılar izleyenlere. Gece Dr.Aziz Ayva'nın halk ozanları geleneği ve Sille'li şairlerle ilgili bir açış konuşmasıyla başladı. Ülke çapında ünlü bir şairimiz olan Sille'li Sururi'nin bir şiirini okudu. İsmail Detseli Çiğ Düşmüş adlı duygulu bir şiirle girdi saz ve söz dünyasına. Ardından aşıkların atışması başladı. Ataroğlu, Aliyar, Yağız Ozan, Özhani hem kendilerine hem izleyenlere küçük takılmalarla güzel bir giriş yaptılar halk ozanlarının dünyasına. Yağız Ozan Arif Yıldırım genç bir halk ozanımız. Umarım bu geleneği sürdürür çünkü geleceği çok parlak bir ozanımız. Arada Garip Aşık mahlaslı Alatalı Hasan Hüseyin Erden şiir okudu. O da hemşehrisi Hacahmet Kıraslan gibi günümüzün Karacaoğlanlarından biri. Okuduğu şiiri dinlerken de Karacaoğlanı düşünmeden edemedim çünkü çeşme başına gelen bir yörük güzelini anlatıyordu. Fahrettin Tan eski arkadaşım, iki şiir kitabı yayınladı ama halk şiirine uzak duruyor. Gecede iki şiir okudu. Hamasi dizelerden oluşuyordu şiirleri. Hikayeli bir türkü dinledik Aliyar ustadan. Ardından genç aşıkların sonra ustaların atışmalarını izledik. Onları izlerken yıllar öncesine gidip geldim. Bu duygularımı da paylaştım Sille Kültür Evini dolduran güzel insanlarla. 1969 da genç bir gazeteci olarak izlemiştim Konya Aşıklar Bayramını. Ferrahi ve kızı Emine'de katılmışlardı bayrama. Bayramın hemen sonrası İstanbul'a gitmiştim. Sirkeci'de bir otelde kalıyordum. Bir akşam otel çıkışı Ferrahi ile kızı Emine ile karşılaştık. Aynı otelde kalıyormuşuz. "Biz Kasımpaşa tarafına gideceğiz, istersen sen de gel, dedi Ferrahi. Birlikte gittik. Birkaç kahvehane dolaştık. Aşık Ferrahi çalıp söyledi kızı Emine babasının şapkası ile para topladı dinleyenlerden. Herkes dikkatle dinliyor, şapka önüne gelince gönlünden ne koparsa veriyordu. Hala içim burkularak hatırlarım o geceyi. Sille Kültür Evindeki etkinliklere kadınlarımız nadiren katılırlar ama aşıklar şöleninde Dr. Aziz Ayva hocanın altı kız öğrencisi yalnız bırakmamışlardı onu. Gece Aşık Aliyar ile Aşık Yağız Ozan arasında dudak değmez türküleriyle sona eriyor. Bir daha böyle güzel bir şenlikte buluşmak dileğiyle dağılıyoruz.

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.