ATEŞBAZ-I VELİ

ATEŞBAZ-I VELİ

Burası, dergah çatısı altında, her metre karasi mana içeren atmosveriyle, kararmış gönüllere aşkın teneffüs ettirdiği ve sevgili'ye en güzel ifade...

A+A-

Burası, dergah çatısı altında, her metre karasi mana içeren atmosveriyle, kararmış gönüllere aşkın teneffüs ettirdiği ve sevgili'ye en güzel ifade tekniklerinin öğrenildigi yerdir. Burası, duygu ve düşüncede kutsallığın mührünü gösteren, testiyi kıranla, suyu getirenin ayrım noktası olan ve başını göğe değdirmeye değil, ayaklarının yere bastığına emin olmak isteyenlerin yeridir.
Burası, doğumdaki berraklığını, ölüme taşımak isteyen, duyğu hazinesini külfetten kurtarıp rahmete çevirmek isteyen, içindeki potansiyeli hor görüp de, geliştirmek isteyenlerin yeridir. Onlar için; bir yer yüzü sakini olarak, toprak boyutlu olsalar da, yaratılış ve doğası irtibariyle aşkın cephesi daha ağır basmaktadır. İnsan doğasının gerçeği, dindir. İnsan ise, ilahi bir oluşun abidesidir. İlkel kabilelerden, modern toplumlara kadar bütün tarih, itiraf eder ve özetler ki; Allah'ın varlığını, en kuytu yerlerde açan çiçeklerden sor. Hülasa bu yüce kabullenişiyle insan, teomorfik tabiatıyla ve ait olduğu yerin özlemiyle, sırların aslına erebilmeyi ve özüne dönebilmeyi, salık verilen bu mekanda buluşturmak ister.
İnsan değeri nedir sorusuna, Mevlana;aradığı seydir... demiş. Peki aradığı nedir insanın; Allah'ın varlığını ruhen ve bedenen onaylayabilme yeteneği, , hidayetle gelen güven ve ilahi öze sadık kalabilmek değil midir?
Elbette, budur!
Şems-i Tebrizi, Mevlana, Şeyh Edebali ve Ateşbaz-ı Veli gibi daha pek çok hazret de yüceliklere, bu mukaddes öze sadık kalmakla ulaşmadı mı?

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.