Salih Sedat Ersöz

Salih Sedat Ersöz

ATA YURDU ÖZBEKİSTAN (1)

A+A-

Bir ay kadar önce TYB’nin bir kültürel etkinliği sonrası Konya Şube Başkanı Ahmet Köseoğlu kardeşim; “Abi Özbekistan’a gezi düzenledik. Katılmak istersen isminizi yazayım” deyince hiç düşünmeden “tamam yaz” dedim. Zira Ata Yurdumuz olan o topraklara yıllardır özlem duyuyordum. Bir daha böyle bir fırsat gelmeyebilirdi. Bu büyük fırsatı değerlendirmem gerekiyordu. Öyle de yaptım. 
13 Eylül Cumartesi günü Panorama Müzesi önünde buluştuk ve özel otobüsümüzle Ankara’ya hareket ettik. Kafilede çoğunluğunu yakından tanıdığım kişiler vardı. Eşlerimizle birlikte kafilede Ahmet Sorgun, Ahmet Köseoğlu, Abdüssettar Yarar, Ziya Özboyacı, Mehmet Emin Parlaktürk, Bestami İnan, Mehmet Atilla Şirin, Şamil Şenalp, Dr. Hamdi Koçak, Veli Tekelioğlu, Namık Kemal Fındık, Ali İhsan Altay, Seyit Mehmet Sümer ve bendeniz bulunuyorduk. Bu güzide zevatla bir hafta sürecek yolculuğun güzelliği o anda gönlüme nakşoldu. Sufi Turizm Şirketinin temsilcisi Hicran Hanımın da bize eşlik ettiği yolculuğumuz başlamış oldu. 
Ankara’dan uçakla yaptığımız gece yolcuğundan sonra Pazar sabahı Özbekistan’ın başkenti Taşkent’e indik. Uluslararası Taşkent Havalimanında bizi rehberimiz Ümide Babajanova Hanım karşıladı. Bir hafta boyunca bize hakkıyla rehberlik yapan Ümide Hanımın ilgisi, uyumu ve sıcakkanlılığı hemen dikkatimizi çekti.   
Öncelikle Özbekistan ile ilgili bazı genel bilgiler vermek istiyorum.
Özbek ulusu ilk olarak Cengiz Han'ın torunu Şiban'ın soyundan gelen Ebü'l-Hayr Han'ın önderliğinde Deşt-i Kıpçak'taki çeşitli Türk boyları ve kabilelerinin Özbek / Şeybani Hanlığı etrafında örgütlenmesiyle oluşmuştur. Hanlık, Ebü'l-Hayr Han'ın vefatından sonra bir süre karışıklık içinde kalmış ve Özbekler dağılmışlardır. Torunu ve Şah Budak'ın oğlu Şeybânî Han, dağınık hâldeki Özbekleri birleştirmiş ve seferler düzenlemiştir. Timur Devleti'ndeki taht kavgalarından yararlanan Şeybânî Han, Mâverâünnehir ile Harezm'i ele geçirip Timur Devletini yıkmış ve Hanlığın başkentini Buhara'ya taşımıştır. Bundan sonra Timurlu halkı da Özbek ulusuna girmiş ve Deşt-i Kıpçak'tan gelen bu göçebe Özbekler Timurlu topraklarına yerleşmiştir. Bu Türk topluluklarının kültürel etkileşimiyle günümüzdeki Özbekler teşkil olmuştur.
Özbekistan, resmî adıyla Özbekistan Cumhuriyeti, Orta Asya'da yedi bağımsız Türk devletinden biridir. Kuzeyde Kazakistan, kuzeydoğuda Kırgızistan, güneydoğuda Tacikistan, güneyde Afganistan ve güneybatıda Türkmenistan ile komşudur. Başkenti Taşkent'tir. Ülke tarihî önemi ve stratejik konumu nedeniyle zengin bir kültürel mirasa sahiptir. Halkın % 85'i Özbekçe konuşur. Ülkede İslâm en yaygın dindir. Müslümanların çoğu Hanefi mezhebindendir. Özbekistan, Türk Devletleri Teşkilatı üyesidir.
Günümüz Özbekistan toprakları antik dönemde İran dillerinin konuşulduğu Mâverâünnehir ve Turan bölgelerinin parçasıydı. Bölge 7. yüzyıldaki, Müslümanların İran'ı fethine kadar Pers Ahameniş İmparatorluğu, Grek-Baktriya Krallığı, Part İmparatorluğu ve Sasani İmparatorluğu'nun parçası oldu. Fethin ardından İslam bölgede yayıldı. Aynı dönemde Semerkant, Hive ve Buhara gibi şehirler İpek Yolu sayesinde zenginleşti. İslâm'ın Altın Çağı'nda Buhârî, Tirmizî, Birûni ve İbn-i Sina gibi dönemin önde gelen bilim ve ilim adamları bu şehirlerde yetişti. 13. yüzyılda, bölgeye hâkim olan Harezmşahlar Orta Asya'nın tümü ile birlikte Moğol istilalarına yenik düştü. Bu dönemde Cengiz Han yönetimindeki Moğol İmparatorluğu bölgeyi fethetti. Orta Asya'nın Moğol istilası Buhara, Semerkand, Ürgenç şehirlerinin işgalleri toplu katliamlara ve Harezmi'nin bazı bölümlerinin tamamen yerle bir edilmesi gibi benzeri görülmemiş bir yıkıma yol açtı. Moğol ordularına katılmış olan Türk boyları bölgeye yerleşerek Özbekistan'ın Türkleşmesine önemli katkı yaptı. 
Bölgeye daha sonra Özbek Hanlığı ve Timur İmparatorluğu hâkim oldu. Timur, fethettiği geniş topraklardan çok sayıda zanaatkâr ve bilgini başkenti Semerkant'ta bir araya getirerek, imparatorluğuna zengin bir kültürü aşıladı. Onun hükümdarlığı ve soyundan gelenlerin hükümdarlığı sırasında, Semerkant'ta ve diğer nüfus merkezlerinde çok çeşitli dini ve saray inşaat başyapıtları üstlenildi. Timur'un torunu Uluğ Bey, dünyanın ilk büyük astronomlarından biriydi. 14. yüzyılda kurulan Timur İmparatorluğu'nun başkenti Semerkant, Uluğ Bey devrinde önemli bir bilim merkezi hâline geldi. İmparatorluk 16. yüzyılda Özbek Şeybânîler tarafından yıkıldı ve bölgede Buhara, Hokand ve Hive hanlıkları kuruldu. 
19. yüzyılda Orta Asya Rus İmparatorluğu'nun kontrolüne geçti. 1920'nin başlarında, Orta Asya sıkı bir şekilde Rusya'nın elindeydi. Bolşeviklere karşı bazı direnişlere rağmen Özbekistan ve Orta Asya'nın geri kalanı Sovyetler Birliği'nin bir parçası oldu. Taşkent bu dönemde Rus Türkistan'nın başkenti oldu. Sovyetler Birliği 1924'te Sovyet Orta Asya’yı parçalayarak Özbekistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'ni kurdu. 2. Dünya Savaşı sırasında 1941'den 1945'e kadar Özbekistan'dan 1.433.230 kişi Kızıl Ordu'da Nazi Almanya'sına karşı savaştı.
Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından 1991'de Özbekistan Cumhuriyeti ilan edildi. Özbekistan, 20 Haziran 1990'da egemenliğini, 1 Eylül 1991'de bağımsızlığını ilan etmiştir. 29 Aralık 1991 tarihinde düzenlenen referandumla bağımsızlık ilanı onaylanmıştır. Özbekistan bağımsızlığını kazandıktan sonra gelişmiş ülkelerle özellikle ekonomik anlamda ilişkiler kurmuştur. Özbekistan zengin yer altı kaynaklarını diğer ülkelere satma imkânı bulmuştur. Özbekistan çok eskiye dayanan köklü devlet geleneği sayesinde bağımsızlığını kazandıktan kısa süre sonra Orta Asya'nın güçlü devleti hâline gelmiştir ve günümüzde de Orta Asya liderliği konusunda Kazakistan ile rekabet hâlindedir. Bağımsızlığından 2 Eylül 2016 tarihindeki ölümüne kadar devlet başkanlığını İslam Kerimov yürütmüştür. Bugün Özbekistan cumhurbaşkanlığı görevini, 4 Aralık 2016 tarihinde cumhurbaşkanı olarak seçilen Şevket Mirziyoyev yürütmektedir.
Özbekistan nüfusunun % 90 ı Müslümandır. 37,7 milyon nüfusuyla en kalabalık Orta Asya ülkesidir. Zengin tarihi, sıcakkanlı insanları, misafirperverliği ve renkli kültürüyle dikkat çeken bir ülkedir.
Özbekistan ile ilgili bu bilgileri verdikten sonra tekrar yolculuğumuza dönelim. Yaptığımız kahvaltı sonrası Taşkent turumuz başlıyor. 
Programımıza göre Hazreti İmam Külliyesi, Muyi Mübarek Cami, Barak Han Medresesi, Hazreti Osman dönemindeki el yazma Mushafı, Kukeldaş Medresesini ve Yeni Minor Camisini ziyaret edeceğiz.  Ayrıca Çarşu Pazarı, Şehitler Meydanı, Bağımsızlık Meydanı, Emir Timur Meydanı, Taşkent TV Kulesini de görmemiz gerekiyor. Bu yoğun program bir güne sığacak mı bakalım? (Devam edecek)

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.