BURSA VE ÇANAKKALE GEZİSİ 1
Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi,sosyal etkinliklerine bir yenisini daha ekleyerek geçtiğimiz hafta sonu Bursa ve Çanakkale'ye gezi düzenlemiştir.Geziye...
A+A-
Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi,sosyal etkinliklerine bir yenisini daha ekleyerek geçtiğimiz hafta sonu Bursa ve Çanakkale'ye gezi düzenlemiştir.Geziye birbirinden değerli 48 yazar ve yakınları katılmışlardır.Bu gezi esnasında kardeşlerimizin bütün özellikleri ve güzelliklerini tanıma imkanı söz konusu olmuştur.Bu kaynaşmayı,birlik ve beraberliği bizlere yaşatan TYB Konya Şube Başkanımız Mehmet Ali Köseoğlu bey'in şahsında tüm emeği geçenlere kalbi şükranlarımı sunuyorum.
Ziyaretimiz,Osmanlı İmparatorluğuna başkentlik yapmış, aynı zamanda içerisinde bir çok tarihi yapıyı ve güzellikleri barındıran Bursa ile başlamıştır.Yazarlarımız ve yakınları ilk olarak,1399 yılında zamanın padişahı Yıldırım Beyazıt tarafından 20 (yirmi) kubbeli olarak,6 (altı ) yılda yapımı tamamlanan Bursa Ulu Cami'yi ziyaret edip, sabah namazını kılarak başlamış oldu.Caminin mimarisi ve içerisindeki birbirinden muhteşem 129 (yüz yirmi dokuz) adet hüsnü hat'tın göz kamaştırıcı güzelliği bizleri mutlu etmiştir.Cami'nin açılışındaki dua,hutbe v.b. görevler için Yıldırım Beyazıt'ın damadı olan Emir sultan görevlendirilmiş ise de,Emir Sultan, Somuncu Baba'nın bu görevleri yapmasının daha uygun olduğunu düşünerek görevi Somuncu Baba'ya vermiştir.O güne kadar halkın fırıncılık yapan güzel somunlar çıkaran biri olarak tanıdığı bir şahsın,bu cami açılışı vesilesi ile fatiha sûresinin yedi ayrı tefsirini yaparak muhteşem bir bilgilendirme yapması karşısında dinleyenlerin şaşkınlık yaşadıkları aktarılmıştır.Fatihanın birinci tefsirini herkesin anlayacağı bir şekilde açıklamış, ikinci tefsirini sadece alim olanların anlayacağı bir şekilde sunmuş, diğer açıklamaların çok özel ihtisaslarla ancak anlaşılabileceği anlayışı ortay çıkmış, diğer tefsir ve yorumların ise bir çok alim şahsiyetlerin bile anlamadığı ilmi seviyesi çok yüksek bir tarzda olmuştur.Bu özelliklerin anlaşılmasından,sırrının ifşasın sonra, Bursa da kalamayacağından ayrılmak zorunda kalmıştır.
Ulu Camide dikkatimi çeken bir çok güzellik olmasına rağmen bir tanesini aktarmak istiyorum.Namaza duruşumuza göre mihrabın sağ tarafında, Kâbe'nin kapısının bulunduğu resme, hangi taraftan bakarsak bakalım yönünün bize doğru döndüğünü gördük.Ecdadımızın yıllar öncesinden günümüze aktardığı bu güzelliklere hala büyük bir imrenme ile bakmaktayız.Böyle bir ecdadın torunları olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz.Allah (c.c.) İslâm'a her alanda hizmet eden ecdadımızdan Razı olsun.
Ulu Cami'den sonra sırasıyla,Emir Sultan'nın Mezarının bulunduğu, Emir Sultan türbesini, akabinde Osmanlı İmparatorluğu'nun kurucusu olan Osman Gazi Han'ın türbesini, Osman Gazi Han'ın oğlu Orhan Gazi'nin türbesini ziyaret ettik.Her birinin ruhları için âyetler,sûreler okuyup,duâlar ederek bağışladık.Bu türbelerin yakınında bulunan, Ramazan ayında iftar vaktinin geldiğini,geceleyin de imsak vaktinin sona erdiğini haber vermek için top atışlarının yapıldığı Tophaneyi ziyaret ettik.Bu ziyaret sonrası kısada olsa serbest zaman oluşunca, kendisi ile gönül bağımız olan,Allah (c.c.) Rızası için sevdiğim değerli büyüğüm Üstad Cengiz Numanoğlu bey Bursa da ikâmet ettiği için görüşmek düşüncesi ile aradım.Allah (c.c.) kendilerinden Razı olsun, bizim bulunduğumuz bölgeye evi uzak olduğu için,kendi otomobili ile bulunduğumuz yere geldi ve gönül dostumuzla çok özlü ve güzel bir sohbet gerçekleştirdik.Cengiz Numanoğlu bey bütünyazarlarımıza uyan artık ey insan kitabını verdiler.
Kitabıma;Damıtılmış Damlalar ismini koyan,aynı zamanda takdim yazan Üstad Cengiz Numanoğlu bey ile yapılan mükemmel,özlü sohbetten ve Ulu Cami de beraberce kılınan öğle namazından sonra grubumuz,Bursa'dan Çanakkale'ye gitmek üzere yola çıkmıştır.
Bu güzel geziye vesile olanları tekrar tebrik ediyorum.İsimlerini tek tek yazamadığım kardeşlerimin her birine de katılımları, gezi süresince sağladıkları her türlü katkı, konuşmaları,fotoğrafları ve en son yazıları ile bu güzellikleri paylaşıp, hayırlara vesile oldukları için teşekkürler ediyorum.Allah (c.c.) her birinden razı olsun.Sıhhat ve afiyetler dilerim.(devam edecek.)
www.omerlutfiersoz.blogcu.com
omerlutfiersoz@gmail.com
Ziyaretimiz,Osmanlı İmparatorluğuna başkentlik yapmış, aynı zamanda içerisinde bir çok tarihi yapıyı ve güzellikleri barındıran Bursa ile başlamıştır.Yazarlarımız ve yakınları ilk olarak,1399 yılında zamanın padişahı Yıldırım Beyazıt tarafından 20 (yirmi) kubbeli olarak,6 (altı ) yılda yapımı tamamlanan Bursa Ulu Cami'yi ziyaret edip, sabah namazını kılarak başlamış oldu.Caminin mimarisi ve içerisindeki birbirinden muhteşem 129 (yüz yirmi dokuz) adet hüsnü hat'tın göz kamaştırıcı güzelliği bizleri mutlu etmiştir.Cami'nin açılışındaki dua,hutbe v.b. görevler için Yıldırım Beyazıt'ın damadı olan Emir sultan görevlendirilmiş ise de,Emir Sultan, Somuncu Baba'nın bu görevleri yapmasının daha uygun olduğunu düşünerek görevi Somuncu Baba'ya vermiştir.O güne kadar halkın fırıncılık yapan güzel somunlar çıkaran biri olarak tanıdığı bir şahsın,bu cami açılışı vesilesi ile fatiha sûresinin yedi ayrı tefsirini yaparak muhteşem bir bilgilendirme yapması karşısında dinleyenlerin şaşkınlık yaşadıkları aktarılmıştır.Fatihanın birinci tefsirini herkesin anlayacağı bir şekilde açıklamış, ikinci tefsirini sadece alim olanların anlayacağı bir şekilde sunmuş, diğer açıklamaların çok özel ihtisaslarla ancak anlaşılabileceği anlayışı ortay çıkmış, diğer tefsir ve yorumların ise bir çok alim şahsiyetlerin bile anlamadığı ilmi seviyesi çok yüksek bir tarzda olmuştur.Bu özelliklerin anlaşılmasından,sırrının ifşasın sonra, Bursa da kalamayacağından ayrılmak zorunda kalmıştır.
Ulu Camide dikkatimi çeken bir çok güzellik olmasına rağmen bir tanesini aktarmak istiyorum.Namaza duruşumuza göre mihrabın sağ tarafında, Kâbe'nin kapısının bulunduğu resme, hangi taraftan bakarsak bakalım yönünün bize doğru döndüğünü gördük.Ecdadımızın yıllar öncesinden günümüze aktardığı bu güzelliklere hala büyük bir imrenme ile bakmaktayız.Böyle bir ecdadın torunları olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz.Allah (c.c.) İslâm'a her alanda hizmet eden ecdadımızdan Razı olsun.
Ulu Cami'den sonra sırasıyla,Emir Sultan'nın Mezarının bulunduğu, Emir Sultan türbesini, akabinde Osmanlı İmparatorluğu'nun kurucusu olan Osman Gazi Han'ın türbesini, Osman Gazi Han'ın oğlu Orhan Gazi'nin türbesini ziyaret ettik.Her birinin ruhları için âyetler,sûreler okuyup,duâlar ederek bağışladık.Bu türbelerin yakınında bulunan, Ramazan ayında iftar vaktinin geldiğini,geceleyin de imsak vaktinin sona erdiğini haber vermek için top atışlarının yapıldığı Tophaneyi ziyaret ettik.Bu ziyaret sonrası kısada olsa serbest zaman oluşunca, kendisi ile gönül bağımız olan,Allah (c.c.) Rızası için sevdiğim değerli büyüğüm Üstad Cengiz Numanoğlu bey Bursa da ikâmet ettiği için görüşmek düşüncesi ile aradım.Allah (c.c.) kendilerinden Razı olsun, bizim bulunduğumuz bölgeye evi uzak olduğu için,kendi otomobili ile bulunduğumuz yere geldi ve gönül dostumuzla çok özlü ve güzel bir sohbet gerçekleştirdik.Cengiz Numanoğlu bey bütünyazarlarımıza uyan artık ey insan kitabını verdiler.
Kitabıma;Damıtılmış Damlalar ismini koyan,aynı zamanda takdim yazan Üstad Cengiz Numanoğlu bey ile yapılan mükemmel,özlü sohbetten ve Ulu Cami de beraberce kılınan öğle namazından sonra grubumuz,Bursa'dan Çanakkale'ye gitmek üzere yola çıkmıştır.
Bu güzel geziye vesile olanları tekrar tebrik ediyorum.İsimlerini tek tek yazamadığım kardeşlerimin her birine de katılımları, gezi süresince sağladıkları her türlü katkı, konuşmaları,fotoğrafları ve en son yazıları ile bu güzellikleri paylaşıp, hayırlara vesile oldukları için teşekkürler ediyorum.Allah (c.c.) her birinden razı olsun.Sıhhat ve afiyetler dilerim.(devam edecek.)
www.omerlutfiersoz.blogcu.com
omerlutfiersoz@gmail.com
Önceki ve Sonraki Haberler
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.