Ömer Lütfi ERSÖZ yazdı: Yaman Dede

Ömer Lütfi ERSÖZ yazdı: Yaman Dede

TYB Konya Şubemizin hafta sonu İl Halk Kütüphanesinde düzenlediği Programda; Yazar Sadık Yalsızuçanlar, Yaman Dede'yi anlattılar. Yoğun bir ilginin olduğu...

A+A-
TYB Konya Şubemizin hafta sonu İl Halk Kütüphanesinde düzenlediği Programda; Yazar Sadık Yalsızuçanlar, Yaman Dede'yi anlattılar. Yoğun bir ilginin olduğu program, Şair, Yazar İsmail Detseli kardeşimizin Yaman Dede'nin; Gönül hun oldu şevkinden... Naat-ı Şerifini okuması ile başladı. Akabinde, Sadık Yalsızuçanlar muhteşem ve mükemmel anlatımları ile Yaman Dede'nin hayatını anlattılar.
Kayseri'nin Talas ilçesinde Rum bir ailenin çocuğu olarak 1887 yılında dünyaya geldiği, doğumundan kısa süre sonra Kastamonu'ya göç edip ilk tahsillerini orada yaptığı, daha sonra İstanbul Hukuk Fakültesini girip oradan mezun olduğunu, Yaman Dede'nin hayatı 'Diyamandi' Romanının yazım sürecinde yaşadıklarını ayrıntıları ile anlattı. Yaman Dede'nin asıl adının elmas anlamına gelen Diyamendi olduğunu ifade ettiler. Ayrıca Yaman Dede'nin aslında Yanar Dede olduğunu, Yakar Dede olduğunu, Müslüman oluşunu, Allah, Peygamber aşkı ile dop dolu olduğunun hikâyesini anlattı. Yaman Dedenin, yanan bir kalb ile efkâr dolu, aynı zaman da Mevlânâ aşığı olduğunu, 42 yıl boyunca Müslüman olduğunu gizlemek zorunda kaldığını ve Müslüman olduğunu açıkladıktan sonra ise çok büyük sıkıntılar çektiğini, 1962 yılında gerçek âlem'e göç ettiğini aktardılar.
Allah, Muhamamed adını duyunca gözyaşına boğulan, bayılan var mı aranızda? Ya da hiç böyle birini gördünüz mü? diyerek konuşmasına devam etti. Yaman Dede'nin böyle bir aşk ve muhabbet ile İslâm'a bağlı olduğunu çok güzel bir anlatımla aktardılar. Yazdığı mektupların edebî yönünün çok fazla bilinmediği, mektup ve şiirlerinden bazı örneklerin Lise ders kitaplarında yer alması gerektiğine inandığını belirttiler.
İstanbul Yüksek İslâm Enstitüsü ve gayri Müslim okullarında Arapça ve Farsça Öğretmenliği yaptığını, bu süreçte birçok öğrencisinin de Müslüman olmasına vesile olduğunu ifade ettiler. İstanbul İmam Hatip Lisesinde son dersini verip ayrılmak üzere olduğu anı şöyle ifade ettiler: Öğrencilerden birinin dersin bitimine yedi dakika kaldığını hatırlatması üzerine, "Kelâm'ı Kadîm'in konuşması gerektiğini söyleyerek Rahman Sûresini okumaya başladığını, iki dakika kaldığının hatırlatılması sonrası da gözyaşlarına boğularak "Dede de hal, söze mecal mi kaldı" diyerek duygu dolu olduğunu ifade ettiler.
Yaman Dede'nin tam bir Konya aşığı olduğu, Konya ya gelemediği zamanlarda çok rahatsız olduğunu ifade ettikten sonra Konya mektubundan bahsederek, Konya'nın ahde vefa örneği nişânesi olarak Yaman Dedeye, Hemşehrilik Beratı düzenlemesinin gerektiğini ifade etmişlerdir. Bu güzel insana Yetkililerimiz, en kısa sürede Hemşehrilik Beratını vermelidirler. Allah (c.c.), bütün ehlî imana ve Yaman Dede'ye de Rahmet eylesin. Mekânları Cennet olsun. Emeği geçenleri, katılımcıları gönülden tebrik ederim. Rabbimiz, her birimizden ebeden Razı olsun.
İslâm'la şereflendikten sonra, Hakîkat-i Muhammediyye'yi idrâkin hazzına ulaşan, gözü yaşlı bir Mü'min ve yanık bir Peygamber âşığı hâline gelen Yaman Dede'nin şu güzel mısraları ile sözlerimi tamamlamak ister, sıhhat ve afiyetler dilerim.
Gönül hun oldu şevkinden boyandım Ya Resul Allah,
Nasıl bilmem bu nirana dayandım Ya Resul Allah,
Ezel bezminde bir dinmez figandım Ya Resul Allah,
Cemalinle ferahnak etki yandım Ya Resul Allah...
Gül açmaz çağlayan akmaz ilahi nurun olmazsa,
Söner âlem, nefes kalmaz felek manzurun olmazsa,
Firak ağlar, visal ağlar ezel mesturun olmazsa,
Cemalinle ferahnak etki yandım Ya Resul Allah...
Susuz kalsam yanan çöllerde can versem elem duymam,
Yanar dağlar yanar bağrımda ummanlardan nem duymam,
Alevler yağsa göklerden ve ben messeylesem duymam,
Cemalinle ferahnak etki yandım Ya Resul Allah...
Erir canlar o gül buy-i revan bahşın hevasında,
Güneş titrer yanar didarının bak ihtirasında,
Perişan bir niyaz inler hayatın müntehasında,
Cemalinle ferahnak etki yandım Ya Resul Allah...
Ne devlettir yumup aşkınla göz rahında can vermek,
Nasip olmazmı sultanım haremgahında can vermek,
Sönerken gözlerim, asan olur ahında can vermek,
Cemalinle ferahnak etki yandım Ya Resul Allah...
Boyun büktüm perşanım bu derdin sende tedbiri,
Lebim kavruldu ateşten döner pâyinde tezkiri,
Ne dem gönlün murad eylerse, taltif eyle kıtmiri,
Cemalinle ferahnak etki yandım Ya Resul Allah...
Kaynak: Yeni Konya Gazetesi - Ömer Lütfi Ersöz
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.